Trabzon'da yaşadığım bir anım :)

Herkese merhabalar!
Uzun zamandır olamamanın verdiği hüzünle yazıyorum bu anımı.
Anlatmaya ve anlatılmaya değer bu anımı sizinle paylaşmak için sabırsızlanıyorum.
İyi insan nasıl olur diye düşünüyorum, bir de ben iyi insan mıyım acaba diye soruyorum kendime.
Bu tartışılır sorularla kendi içimde savaşırken size yaşadığım hikayemden bahsedeyim.

Tarih: 2 Temmuz 2019.
GSB’nin kampları için ortak buluşma alanımız olan Trabzon otobüs terminaline saat 7 civarı iniş yaptım. Benden yaklaşık bir saat erken gelen Dilara ile orada buluştuk. Kendisiyle o gün tanışmıştım. Kamp alanına geçmeden önce biraz Trabzon'un meydanı gezelim istedik. Terminalden başladık yürümeye merkeze doğru. Bir süre yürümenin verdiği yorgunlukla bir dükkanın önüne oturduk. 

Bir yandan su içiyoruz, bir yandan birbirimizi tanımaya da devam ediyoruz. Bir anda önümüzde bir beyaz saçlı amca dikildi. Karadeniz ağzıyla “Ne yapıyorsunuz?” Diye sordu. Bizde gezmek için geldiğimizi yorulduğumuz için de buraya oturduğumuzu söyledik. “Rahatsız ettiysek kalkabiliriz” dediğimizde “Hayır oturabilirsiniz” dedi başını sallayarak daha sonra sohbet koyulaşmaya başladı, nereden, ne için, geldiğimizden tutun, ülke eksikliklerimiz, dini eksiklerimizden bahsetmeye başladık. Öyle koyu bir sohbetti ki saatin 10'a geldiğini fark etmemiştik. Saçları gibi kalbi olan bu amcanın ismi Muzafferdi. Kalkalım artık deyince, bir daha gelin beni ziyaret edin dedi. Küçük bir ricamızı kırmayıp valizlerimizi dükkanına koyabileceğimizi söylediğinde gözlerimiz kalp kalp olmuştu ki -Bizi en çok yoran valizlerdi.- Yol tarifi de aldıktan sonra yola koyulacaktık ki bize “Harçlığınız var mı?” Diye sordu, ne diyeceğimizi şaşırdık. 3 saate yakın bir sohbetin verdiği samimilikle bize harçlığımıza kadar soran Muzaffer amcaya ne kadar teşekkür etsem az... Biz Dilara'yla meydanı gezdik, artık diğer arkadaşlarla buluşma saatimizde gelmişti. Artık geri dönüp valizlerimizi alıp kamp alanına gidecektik. Muzaffer amcanın dükkanına geri döndüğümüzde, çay demlemiş bizi bekliyordu. Çaylarımızı içerek tekrar derin bir sohbete girdik. “Kendinizin farkında olmayı, Allah yolunda olmayı unutmayın.” Diyordu Muzaffer amca, sanki aylardır içimdeki sorulara o gün cevap buluyordum. Ayrılık vakti geldiğinde bize yaptıkları yetmezmiş gibi araba şu an burada değil, gidip alayım sizi bırakayım dedi. Çok teşekkür ettik. Helallik diledik. Bizim için yaptıkları yetmiyormuş gibi daha fazlasını yapmak istiyordu. O gün iyi ki Muzaffer amca var dedim. İyi ki bu insanlar var. Allah bizi önce iyi insan olmayı, daha sonra da iyi insanlarla karşılaşmayı nasip etsin.

Yorumlar

  1. hoşgeldin 😊ne güzel bir anıyla geldin cok şükür ki hâlen güzel yürekli insanlarımız var Allah eksik etmesin inşallah 😊 sevgiler canım benim 😊🌸

    YanıtlaSil
  2. Adsız20 Temmuz

    İyi insanlarla karşılaşınca nasılda mutlu ve şaşkın olur olduk. Nasıl bi devire denk geldiysek... Allah sonumuzu hayr etsin inşallah. Allah razı olsun Muzaffer amcadan :) böyle iyi insanların hatrına hala helak olmuyoruzya işte. Yoksa hiç yaşanılır bi dünya değil.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah sonumuzu hayır etsin, muzaffer amcadan da muzaffer amca gibilerden de Allah razı olsun.. sayıları artsın inşaAllah :)

      Sil

Yorum Gönder

'Eleştirilmeyen insan ilerleyemez.'
Neden bir yorum bırakmıyorsun?

Bu blogdaki popüler yayınlar

Anı/ Günlük Defteri Yapımı

Belki de kırıldıkça parlarız